Papatyalar Sinüzit ve Bir Kaç Damla Şair Mısraları

Aralık ayına adımımızı atmışken afıza kartımda bekleyip henüz buraya almadığım fotoğrafları paylaşmak istiyorum..gecikmeli olarak.

Fotoğraflar Nisan ayında çekildi ve evet kışın başında paylaşılacak.

Çok nedeni var da biz o kapıları şimdilik kapalı tutmaya devam edelim.Papatya toplamak için kırlara gittik,neden mi?

Küçük kızımın bir türlü geçmek bilmeyen burun tıkanıklığı için.En az üç kez acile gidip geçmeyen öksürük bir kaç çeşit sonuç vermeyen öksürük şurubundan sonra burun tıkanıklığı ve öksürüğe iyi gelecek olan alternatif çareler arayışıan girmiştim ki karşıma İbrahim Saraçoğlu beyfendinin papatya ile buhar tutma önerisi ile karşılaştım..

Madem öyle ben de bunu deneyeceğim hem de en doğalından dedim..

Biraz da moralim bozulmuştu çünkü,değişen garip seyiren havalar gerçekten garipti öksürük ne alerji ne de grip kaynaklıydı ama yapışmıştı işte çocuğua ve bir türlü geçmek bilmiyor uykularını bölecek kadar da şiddetlenebiliyordu geceleri.

Çocukları alıp şehrin dışında metrelerce uzanan tarlalara gittik..bol miktarda papatyalar topladık ve tabii ki ben de çocuklar da çok eğlendik..



Toplanan papatyaları gündüz gölgeli yerde akşamları da üzerine bir örtü örterek yavaş yavaş kuruttum ve her akşam defalarca kaynatarak 5'er dakika yüzüne tuttum..sinüzitlere iyi geldiğini ve buna itina ile devam edildiği sürece belki bir hafta belk ide 10 gün sonra seinüzitleri boşalacağından bahsediliyordu..


Öyle bir duruma şahit olmadım ama baş ağrısı ve sürekli çatık kaşlarla dolaşan kızıma bu kür iyi geldi..

Öksürük de zamanla azaldı ve kendiliğinden iyileşti..Tam olarak sebebinin ne olduğunu tabi ki bilemedik..

Çekilen filmlere rağmen..

Herşeye rağmen elimizde o güzel günden güzel kareler kaldı..bu da tabii ki kârdı...




Topraktan kekremsi bir koku yükseliyor, papatya özsuyunun kokusu, dünyanın ilk günkü parfümü, Tanrı gülü icat etmeden önceki.
Baltasar ile BlimundaJosé Saramago

 




Dinliyor musun bal kızım,ışık hüzmelim,sana bu yazdıklarımı sen uykuya dalmadan evvel yanıbaşında okuyorum..hafızana bu gecenin kokusu veya sıcaklığı kazınmaz belki ama burdaki cümleler ve fotoğraflar mutlaka yer edecek..
Sen hep güzelsin..bu resimlerdeki gün de çok güzeldin şu anda gözlerinin içi parlarken de çok güzelsin..
Hatıra kalsın..anı olsun,çocukluğunu süslesin her sözüm..çünkü söz uçar ama yazı kalır derler kuzum..
Yazdıklarım kalsın isterim..








Gülü sevip dikenine katlanmaya gerek yok, papatya sevin.
Cahit Zarifoğlu



Satın alınan güzelliklerin çoğu sahte. Sahte değil, çirkin. Altın mı daha güzel, kırdaki papatya mı? En hakiki güzellikler bedava. Ben bunu penceremin önünde öğrendim.
Biz İnsanlar Peyami Safa


Sevgilerimle....





Yorum Gönder

0 Yorumlar