8 Kasım 2024 Cuma

Kabak/Balkabağı Tatlısı - Püf Noktalarıyla




Mevsimlerden sonbahar tariflerden kabak tatlısı zamanı gelmiş ! :)
Marketler rengarenk boy boy kabaklarla dolu kimisi evini süslüyor kimisi çeşitli tariflerle sofrasını,ben ikinci gruptaki kişilerdenim:)

Markette görüntüsü ile 'al beni,beni evine aaaal' diye bağıran şu sempatik orta boy kabağı görünce onu eve alıp kabak tatlısı yapmaya karar verdim..
Hem kolay hem de çocukluğumuzun tatlılarından birisidir benim için denemek isteyenlere tavsiyemdir henüz kabaklar mis gibi her yerdeyken bu zahmeti az ama lezzeti çok olan tatlıyı yapmayan ne olsun :)

Tarif içinde çok iyi bir püf noktası da mevcut insanları kabak tatlısı yapmaktan caydıran bir faktörü ortadan kaldıran bir püf noktası..
Bakalım neymiş..


MALZEMELER:

Arzu edilen miktarda kabak (ben küçük bir kabak kullandım yaklaşık 1kg ağırlığındaydı)
1 kg kabak için 1 su bardağı şeker ekledim(çok tatlı sevenler şeker miktarını artırabilirler)
Süslemek için ceviz ve bal

YAPILIŞI:

Kabağı dilimlere ayırıyoruz
Ardından da asağıda yer alan videoda da göreceğiniz gibi bir sebze soyacağı ile kabuklarını pratik ve hızlı bir şekilde soyuyoruz.
Kabaklarımızın üzerine şekeri dökerek en az 2 saat bu şekilde bekletiyoruz.
Ben gece boyunca beklettim
Şekerimiz tamamen eriyip sulanınca kabaklarımızı fırına veriyoruz.
Ben pişirmeyi iki şekilde yaptım.
Bir süreliğine kabakları açık vaziyette pişirdim ardından da üstünü kapattım.
Üzerini kapatma imkanınız yoksa aluminyum folyo ile örtebilirsiniz.
Kabaklarımız pişip soğuduktan sonra üzerini ceviz için ve bal ile süsleyip servis edebilirsiniz.







KABAK NASIL SOYULUR - BAL KABAĞI NASIL SOYULUR?
Sizin için kısacık bir video hazırladım.




Heyecanımı hoş görün dostlar. :)





BALKABAĞININ FAYDALARI NELERDİR - NEDEN TÜKETMELİYİZ?



Yüksek oranda alfa ve beta karoten içerir. Bu karatenodiler antioksidan özellikleri nedeniyle savunma sisteminin en büyük yardımcılarındandır.

Güçlü bir A vitamini kaynağıdır ve içeriğindeki zeaksantin isimli karotenoid ile göz sağlığının korunmasına yardımcı olur.

C vitamini bakımından zengindir. C vitamini vücudu mikroplara, patojenlere karşı savunan beyaz kan hücrelerinin üretimini uyararak vücut savunmasına destek olur. 1 porsiyon Balkabağı (100 gr) yetişkin bir bireyin günlük C vitamini ihtiyacının yüzde 35’ini karşılar.

İyi bir lif kaynağı olan bal kabağı, hem kalp hem de bağırsak sağlığı açısından büyük önem taşır. Yarım fincan bal kabağı 3 gramın üzerinde lif içerir. Yüksek oranda lif tüketimi kolesterol seviyesinin düşmesine dolayısıyla kalp sağlığının korunmasında; bağırsak hareketliliğinin düzenlenmesi ile de kolon kanseri riskinde azalmada büyük bir role sahiptir. Lif tüketiminin artması ile tokluk süresi uzar.


Cildinizin yaz aylarındaki gibi ışıldamasında büyük bir destekçidir. İçeriğinde yüksek miktarda bulunan karotenoidler diyet yağı ile birlikte tüketildiğinde ciltte pigmentasyona neden olduğu için cildin daha canlı görünmesini sağlar.

C vitamini ile kolajen üretimini destekleyerek cildin daha genç görünmesine yardımcı olur.

Sağlığa sayısız faydası bulunan Omega 3’ün bal kabağında da mevcut olduğu unutulmamalıdır.

İçeriğindeki kalsiyum, manganez, magnezyum, bakır, demir ve fosfor ile kemik dokularındaki hasarın iyileştirilmesine, kemik gelişimine destek olur.

Potasyum bakımından da oldukça zengin olan bu süper besin kan basıncının düzenlenmesine yardımcı olur. Potasyum; kan damarları ve arterlerin gevşemesini sağladığı için kalpteki stres azalır ve kan basıncı düşer. Ayrıca potasyum; hücre ve dokulardaki sıvı dengesinin düzenlemesini de sağlar.

B1, B3, B6, Pantotenik asit gibi birçok vitamini; folik asit, fosfor, demir gibi minerali yapısında bulunduran bal kabağına bu kış beslenmenizde mutlaka yer açın. İçeriğindeki vitamin-minerallerle hem bağışıklık sisteminizi güçlendirin, hem metabolizmanızı hızlandırın hem de sağlıklı bir cilde sahip olun.


kaynak:https://hthayat.haberturk.com/saglik/beslenme/haber/1043563-balkabaginin-faydalari-nelerdir

















Afiyet şifa olsun :)



O K U
PAYLAŞ: Whatsapp

7 Kasım 2024 Perşembe

Ludovico Einaudi ve İlk İnsan Yavrusunun Nefesi


Mutfak dolabındaki derin mor şekerliğin içine koyduğum minik mumlardan rasgele birini alıyorum,en sevdiğim kokuya sahip olandan geli.

Koyu vişne.Kokusu yoğun ve sıcak.

Bilgisayar masamın duvarına astığım metal dar uzun mumluğa mumu yetleştirip yaktım.Tam arkamda tuz lambam yanıyor..arkaplanda Ludovico Einaudi - Una Mattina (Soft Felt Piano Version) çalıyor..

Bu senenin en iyi keşiflerinden biri.

Eylül ayında İstanbulda konseri vardı,biletlerine baktım,loca seçtim,ödeme formundaki bilgileri doldurdum sonra sayfayı kapattım..

O konsere gidebileceğim bu müzik türüne ilgi duyan bir kişi bile yoktu hayatımda,yalnız da gidilmez ya..

Yaşı ne olursa olsun hatta yaşı biraz ileri olup da hala muazzam işler çıkartan insanlara hayranım..üretilen her ne ise bir birikim zarif bir bilgi ile sarmalanmış oluyor,yılların kattıklarından,acı veya tatlı her neyse karşıya yansıyor bir şekilde..ruhu oluyor,ruhu etkiliyor böylece..

Ludovico Einaudi de böyle bir insan bana göre..hem huzurlu hem heyecanlı bazen hayata hesap sorar gibi basıyor piyanonun tuşlarına bazen intikam alır gibi bazen ''bu yaşanmalıydı neden yaşanmadı ki!''..der gibi..bazen de şükür dolu yumuşak yumuşak ..

Denize gittiğim günlerde bana eşlik ediyor piyano tuşlarının tınısı..yumuşaklığı sakinleştiriyor beni..varsa öfkem buz gibi süzülüp kalbimin camından eriyip gidiyor..o çalarken odanın bir köşesinde sessizce oturup dinlemek isterdim.

Nasıl besteliyor.Parmak uçlarından nasıl damlıyor o nağmeler,yüreğinin içinde kaç melek kaç şeytan ile savaşıyor,kaç hayal kırıklığı hayalleri yok etmek için gece gündüz harıl harıl çalışıyor..?

İzleyicisidir insan duygularının..ifade edilmeyen türden olanlar ise ızdıraplı bir kitap misali durur hayatının orta yerindeki masada.

Gelir geçer önünden,gözün her değişinde içinde bir cümle kurulur,kelimeler çoğu zaman benzer ama yerleri farklı..

Neden öyle oldu ki?

Başka türlü mü hareket etmeliydim?

Acaba nerde hata yaptım?

Ludovico çalmaya devam ediyor..gece oldu..dışarıda vucüdün usulca kabullendiği bir soğuk,yıldızlı çok yıldızlı bir gökyüzü,ona yakışan bir rüzgar esiyor,varlığını hissettiren türden,tatlı değil sert de sayılmaz ama kesinlikle geceye hakim..

İyi geceler dilemeliyim içimdeki sayısız düşünce ve gelişmelere,iyi geceler dünya.Tek ve bir daha yaşanmayacak bir günün daha sonuna geldim.

Parmaklarım bu satırları yazdı,kulaklarım Ludovico'yu dinledi,burnum mumun kokusunu teneffüs etti..

Şimdi anne rahmi gibi bekleyen yatağıma gireceğim,yatağımın ucunda duran penceremden görünen ormanın eteğindeki sivri uçlu selvi ağaçlarını seyredeceğim..kalbimde sevdiklerimi,sevmek isteyip de içimde sevgilerini bir mayın gibi patlatan unutamadıklarım,beni çok sevip benim bir türlü sevemediklerim var..

Hep beraber uyuyacağız..hep beraber farklı rahimlerden olmamıza rağmen tek bir rahime saklanıp sessizleşeceğiz..

Hz.Havva annemizin rahmine düşen ilk insan yavrusunun nefesi gibi..bilgisiz şekilsiz ama kusursuz bir şekilde huzurlu..



O K U
PAYLAŞ: Whatsapp