Ben sinir içinde merdivenleri inerken rahmetli babannem bir odadan bir odaya geçiyordu,benim söylendiğimi duymuş olmalı ki;
-Haydiii o kadar da kafaya takılacak bişey yok,bu günler çok güzel günler diye mırıldanıyor..
İçimden;
-Neresi güzel ki acaba bu günlerin hele şu anda ben sinir içindeyken neresi güzel bu günlerin?..
Böyle bir sızlanışımı anımsadım dün..
Babannem ne kadar haklıymış oysa,o günler ne kadar da güzel günlermiş..
Babannemin sözleri yanısıra o gün ve o andan başka şeyler de hatırlıyorum aslında..
Güneşli bir gündü ve sanırım bayram sabahıydı,ben çocuklara şu an hatırlayamadığım bir sebepten dolayı kızmıştım ve o sinirli hal içinde söylenerek merdivenden iniyordum..
Şimdi hatırlayınca babanneme o kadar hak veriyorum ki çünkü haklıydı evet haklıydı o günler çok çok güzel günlerdi..
Herşeyden önce babannem hala hayattaydı,yaşıyordu..
Evin içinde dolaşıyordu,elinde veya elbisesinin kumaşından dikilmiş olan kemerinde tesbihi asılı duruyordu..odasının kapısı genelde açıktı ve televizyonun sesi her zaman yüksekti..
Babannem evin giriş katında kalıyor ama apartmanın tamamında yaşıyor gibiydi,yukarıdakilerin konuşmalarını işitiyor ve bulunduğu odadan yorumlar yapıyordu..
O günler güzeldi bu yüzden,babannem hayattaydı hava güneşliydi,bayramdı,hep beraberdik..
Şimdi tüm bunları bir gün veya bir an içinde yaşamak için neler vermezdim..
Bu ve bu gibi anıları hatırlayınca içim daralıyor,ne çok şeyin kıymetini bilemediğimi anlıyorum..
Ne çok şey var daha şu anda kıymetini göremediğim acaba..
Üzerinde dolaştığım bu zemin örneğin veya penceremden içeriye giren temiz hava,günün aydınlığı,gökyüzünün dinginliği kuşların ötüşü..
Evlerinde olan insanlar,yataklarında uyuyan çocuklar,nehirde akıp giden su ve üzerinde dolaşan ördekler kuğular..
Allah nasip eder de bu günler geçtikten sonra çok daha farklı davranmak istiyorum hayatıma çok farklı bir şekilde yol almak isterim..evet,radikal kararlar alacağım.
Evet,bir çok şeyi de değiştireceğim..değişimi ufak ufak başlatmıştım zaten de bu süreci hızlandıracağım..
Var olan eşyaların miktarını daha da azaltacağım,harcamalarımı daha dikkatli yapacağım,olur mu mümkün mü erişilebilir bir hayal mi bilemiyorum ama bir şekilde bir parça toprak sahibi olacağım..
Hiç bir şey kalıcı değil hiç bir şey garanti altında değil artık..
Son zamanlarda bunu daha da iyi anladım..
Dev gibi adımlar attığını bilmem hangi alanda ne kadar çığır açtığını deli gibi haykıran insanoğlu kısacık bir süre içinde gözle görünmeyen bir virüs yüzünden eski çağlara dönmek zorunda kaldı..
Bütün bunlar neden oldu?..
Çünkü bir çok şeyi yapması gerektiği gibi yapmadı..
Yapmadık,yaptırmadılar kendileri bile yapmadı..kurulan düzeni kabullenirken bu düzeni kuranların materyalist mantığını da kabullenmiş olduk kısaca..
Sanki bizim ilkelerimiz bizim değerlerimiz bizim birikimimiz tarihimiz adetlerimiz örf ve adetlerimiz yokmuş gibi..
Allah'ın peygamberin atanın emirleri nasihatleri ve sözleri değersizleştirildi,bunu yapanlara sesimiz pek yükselmedi..şimdi yaşayan hazinelerimizden biri olan yaşlılarımızı da birer birer elimizden alıyorlar yine sus pus izliyoruz..izlemeyi çok iyi biliyoruz..
Sıralamada bir yanlışlık mı oldu acaba yoksa nefs ihtiyaçların güzel gayelerin adaletin önüne mi geçti bilmiyorum..
Bu neye benziyor bilir misiniz?..bir insanın ilaçlar ile bedenini iyileştirmeye benziyor..
İlacı veriyorsun hoop ateşi düşüyor veya ağrısı diniyor ama bu süreçte ruhun da yaşadığı bir acı bir ateş hali var..ruhu göz ardı ederek bir insanı iyileştirmek ne kadar doğru bilemiyorum..
Kısaca iyileştirmelerimiz hep nefsani oldu hep isteklerimiz ve arzularımız doğrultusunda oldu hep kolaylık (!) için oldu..ruh ve maneviyat arka plana itildi kakıldı..ve işte gelinen nokta ortada..
İnsanlık yere çakıldı..çünkü insanlık hep tüketime hep hazıra hep kolaya yöneldi,köklerini de unuttu ruhunu da unuttu toprağını da unuttu tohumunu da,ne yazık ki..
Topralanabilir bu durum aslında,düzeltilebilir..kimin nasibi varsa kim görebildi ve kim anlayabildiyse bu sürecin sonrasında yerinde duracağını zannetmiyorum..mutlaka bir şeyler yapmak isteyecektir hatta şimdilerde bile yapmaya başlamıştır bile..
Belki birileri Allah ile olan ilişkisini gözden geçirdi belki birileri yaptığı haksızlıkları fark ettiyse belki birileri elindeki nimetlerin değerini anladı ise bu ve bu gibi şeyler işte..bunlar yaşanıyor ve insanlar yaşadıklarından nasibine düşen payı alarak iyileşebiliyor..üstelik hem ruhen hem bedenen iyileşebiliyor..
Rabbim iyileşebilenlerin,fark edip yeni bir düzen kurabilecek olanların yardımcısı olsun..
Bakalım Mevlâ neyler neylerse güzel eyler diyorum ve sevgili babannemin o güzel sözleriyle yazımı sonlandırıyorum..
-Bu günler çok güzel günler..çok güzel günler..
Bir musibet bin nasihatten iyidir çünkü,iyidir..
8 Yorumlar
Çok uzun zamandır sahip olduklarıma, hatta her sabah uyanabildiğime, aldığım nefese şükrederim. Herşeyin değerini bilmek çok önemli. Ben bunlara zor ulaştığım için değerini bildim. Çok kolay herşeye sahip olanlar, tüketim ve harcamada da kolaycılar. Hatta insan harcamada da. Kaç haftadır evdeyiz biraz yemek dışında pek az şeye ihtiyacımız oldu. İnsanlar umarım mutlaka gerekli diye düşünüp ulaşmak için deli gibi çabaladıkları veya önem verdikleri birçok şeyin ne kadar boş olduğunu anlamıştır.
YanıtlaSilYşne ve her zamanki gibi özellikle anne ve babalara düşüyor iş..çocukları daha gerçekçi daha güçlü büyütmek gerek..günahtan haksızlıktan sakındırmak gerek..bu dünyada iylerin de kötülerin de olduğunu öğretmek gerek..daha kanaatkâr bir nesile ihtiyacımız var Deryacım dediğin gibi her yanımız nimet her şeyimiz lütuf..
SilBu süreçle birlikte artık ne dünya eski dünya, ne de bizler... Yeter ki tüm insanlık olarak doğru yolu bulanlardan olalım... Zira iyilerin-doğruların sessizliğinde kötülerin-yanlışların sesi çok çıktı, güzel pazarladılar emellerini... Onlar icraat halindeyken asıl sesi çıkması gerekenler bir kenarda seyreder vaziyette kaldı. Onlar da kendilerine çeki düzen verir, daha çok ifade alanları yaratırlar dilerim. İyilik oturdukça kötülük yine dört nala koşacaktır çünkü.
YanıtlaSilHer bilşnmezin karşısında olduğu gibi ve bir çok dileğin ve duanın sadece tek bir istek içermediğini içinde hayır mı şer olacağını bilemediğimiz gibi sonradan yaşananları da bilemiyoruz ve ben bu konuda dua ederken biraz temkinli davranıyorum..evet çok güzel olurdu iyilerin güçlenmesi ve dünyayı gerçek anlamda ele geçirmesi belk ide olur belki de daha şiddetli bir düzen gelir doğrusunu Allah bilir gönül isterdi tabii..
SilBiz yine de biz gücümüz miktarında neler yapabiliriz ona bakalım diyorum ha katılan olur birlik beraberlik güç kuvvet olur bundan güzeli yoktur harika olur ama her insan mutlaka önce bir kalbine ve kafasına çeki düzen vermeli :)
Hakkaten zor günlerden geçiyoruz. Allah yardımcımız olsun.
YanıtlaSilElbette geçecektir..
SilAmin..
Toprağa, havaya, suya bir bedel ödüyoruz. Ortağı olduğumuz bir günahın bedeli.
YanıtlaSilLakin umudu kesmekte günahtır. Öyle değil mi?
Günah tabii..bu yaşananları bir nimet bir uyarıcı olarak görmek ve bu doğrultuda kendimizi gözden geçirmek hatalarımızı düzeltmez günahlarımızdan tövbe etmemiz gerek,altın bir fırsattır bu günler.
SilDeğil mi?
Caaaanım Tülin hanım!..
Canım!
Yorumunuz en kısa sürede sevgi ve alaka ile cevaplandırılacaktır.
Yorum yaptığınız için teşekkür ederim.