Haftaiçi süregelen koşuşturmaca,hareket ve ordan oraya gitmeler yetişmeye çalışma çabaları derken insan kendini tamamen hayata kaptırmış oluyor yani bir diğer açıklaması ile hayatın tam ortasında en aktif haliyle yer almış oluyor.
Böylece haftasonu gelince herşey biraz daha rahat görünür gözümüze ve nefsimiz de bundan elbette hoşnut oluyor.
Pazartesi gününü seven var mıdır bilemiyorum,nice insan Pazar akşamından dertlenip kederleniyor nerdeyse,yarın günlerden Pazartesi yeni bir hafta başlıyor ve sanki her hafta aynıymış gibi hafta başlamadan yorgunluğu yüklenerek başını yastığa koyuyor.
Nihayet Pazartesi olunca da gece yastığa konan başın meyveleri tek tek baş gösteriyor.
Yorgunluk,halsizlik derken gözlerin açılması zaman alıyor ruh zaten ayak uydurmak istemiyor böylece daha haftanın ilk günü pes etmiş oluyor..
Günümüzde Pazartesi belki de sevilmeyen tek gündür.Hayata atıldığımız günlük rızkımızı kazanmak için canla başla çalıştığımız günlerin birincisi.
Pazartesi gününü bir türlü sevemeyenler bir hastane ziyareti yapıp orada bulunan insanlarla şöyle bir sohbet etseler en çok neyi özlediklerini neyi gözlediklerini sorsalar o güne farklı bir pencereden bakabilirler.Her Pazartesi gelişigüzel hazırlanan belki de isteksiz bir şekilde işine giden bir insanın Pazartesi günü ile ilgili düşüncelerini bir de bu insan hastanedeyken sormak gerek.Muhtemeldir ki işine gitmeyi özlediğini,hayata karşımaktan keyif aldıını,bir bütünün parçası olmaktan hoşnut olduğunu ve hatta bunu hastaneye girmeden evvel fark etmediğini söyleyecektir.
Her gün aynı şeyleri yaptığını söyleyen bir anne olarak bana da sorabilirsiniz.Hastanede olduğum sürece uyandığım tüm sabahları,hayıflanarak evden çıktığım her Pazartesi gününü öylesine büyük bir özlemle arzuladım ki.
Pazartesi sabahı uyanmak,güne ve hayata yeniden başlamak,bir işinin oluşu,bir yerlere gidebilme nimeti,görebilme nimeti,beden sağlığı,sevdiklerinin yanında oluşu insanların arasına karışmak bir vazifenin başında olmak va daha bir çok şey.
Hastane örneği ağır gelmiş olabilir diye bir örnek daha vermek istiyorum,mesela okulların tatil olduğu dönemden de Pazartesinin güzelliğini fark edebiliriz.Günlerce evde olan çocukların okula başlaması için günleri iple çeken anneler beni daha iyi anlayacaktır.Tatil diye tabir edilen günlerin ne denli yorucu olduğunu hiç bir anne inkâr edemez.İşte böyle bir dönemin ardından tekrar okula dönen çocukların anneleri mutluluğu tarif edilemez.
Bu ve buna benzer daha bir çok örnek verilebilir.
Pazartesiyi suçlamak yerine belki hayatın verdiği yorgunluktur bizleri korkutan ve bezdiren ama Pazartesi asla değil..çünkü Pazartesi düzen ve program demektir,üretmek yaşamak yeni bir başlangıç demektir.
Pazartesi gününü bir türlü sevemeyenler bir hastane ziyareti yapıp orada bulunan insanlarla şöyle bir sohbet etseler en çok neyi özlediklerini neyi gözlediklerini sorsalar o güne farklı bir pencereden bakabilirler.Her Pazartesi gelişigüzel hazırlanan belki de isteksiz bir şekilde işine giden bir insanın Pazartesi günü ile ilgili düşüncelerini bir de bu insan hastanedeyken sormak gerek.Muhtemeldir ki işine gitmeyi özlediğini,hayata karşımaktan keyif aldıını,bir bütünün parçası olmaktan hoşnut olduğunu ve hatta bunu hastaneye girmeden evvel fark etmediğini söyleyecektir.
Her gün aynı şeyleri yaptığını söyleyen bir anne olarak bana da sorabilirsiniz.Hastanede olduğum sürece uyandığım tüm sabahları,hayıflanarak evden çıktığım her Pazartesi gününü öylesine büyük bir özlemle arzuladım ki.
Pazartesi sabahı uyanmak,güne ve hayata yeniden başlamak,bir işinin oluşu,bir yerlere gidebilme nimeti,görebilme nimeti,beden sağlığı,sevdiklerinin yanında oluşu insanların arasına karışmak bir vazifenin başında olmak va daha bir çok şey.
Hastane örneği ağır gelmiş olabilir diye bir örnek daha vermek istiyorum,mesela okulların tatil olduğu dönemden de Pazartesinin güzelliğini fark edebiliriz.Günlerce evde olan çocukların okula başlaması için günleri iple çeken anneler beni daha iyi anlayacaktır.Tatil diye tabir edilen günlerin ne denli yorucu olduğunu hiç bir anne inkâr edemez.İşte böyle bir dönemin ardından tekrar okula dönen çocukların anneleri mutluluğu tarif edilemez.
Bu ve buna benzer daha bir çok örnek verilebilir.
Pazartesiyi suçlamak yerine belki hayatın verdiği yorgunluktur bizleri korkutan ve bezdiren ama Pazartesi asla değil..çünkü Pazartesi düzen ve program demektir,üretmek yaşamak yeni bir başlangıç demektir.
Pazartesi gününü seviniz ve şükrediniz.Henüz hayatta olduğunuz ve bir çok insanın size muhtaç olduğu için seviniz,sağlıklı olup bir işinizin bir evinizin olmasına şükrediniz.yeniden başlamak fırsatını elinizde tuttuğunuz için seviniz,hatalarınızı belki kusurlarınızı düzeltmek için vaktiniz olduğu için seviniz..ve unutmayınız ki;nefsimiz bizim için iyi olanı faydalı olanı istemez daima kötülüğü emreder ona kulak vermemizi ister.
Nefsimizdir Pazartesi günlerini istemeyen bu da demek oluyor ki Pazartesi hem dünya hem ahiretimiz için iyidir,gereklidir...kazanç kapısıdır,sevap vesilesidir,kendimizi düzeltme onarma yeniden yapılandırma eylemidir..
Ya Pazartesiler olmasaydı?
Yeniden başlama imkânı olmasaydı..hataları düzeltme imkânı olmasaydı,bitseydi veya hiç geriye gelmeseydi yeniden başlamak,halimiz ne olurdu?
Üstünden hiç sorgulamadan geçtiğimiz ve sabitleştirdiğimiz bir konu aslında bu. Sen ne güzel anlatmışsın.
YanıtlaSilBen hep çok önem verdim pazartesi günlerine. Tazelenmektir benim için. Haftanın ortası olunca bir an önce pazartesiye geçsem de yaptığım hataları yeni haftada yapmasam diye beklerim sabırsızlıkla.
Başlangıçların varlığı insanı mutlu etmeli değil mi?
SilSevgiler tatlı Zeyenbim :)
Mutlu, sağlıklı şükürlü, üretken pazartesiler, günler, haftalar, aylar, yıllar diliyorum herkese
YanıtlaSilHer daim inşallah :)
SilSeviyorum ben pazartesileri.:)
YanıtlaSilBen de seviyorum :)
Sildoğru bir bakış açısı..
YanıtlaSilAkl ve kalbimizde yer etmesi dileğiyle :)
Sil:)
YanıtlaSilÖyledir.
Yani :)
SilNe kadar güzel anlatmışsın Pazartesi normalde sevmem ama sen böyle güzel yazınca sevdim pazartesiyi :) sevgiler canım benim ...
YanıtlaSilBenden de sevgiler Özlemcim.
SilOlaylara böyle bakabilmek ne güzel insanı mutlu ediyor. Çok teşekkürler.
YanıtlaSilKaramsarlığın faydasını görmedim bu güne dek.
SilÇalışan biri olarak hafta sonu o kadar yorucu geçiyor ki pazartesi benim için dinlenme ve tazelenme gibi geliyor bazen....
YanıtlaSilGerçekten de öyledir,haftasonu aslıdna çok daha yorucu.
SilPazartesi’ye ilk defa bu kadar pozitif bakan bir yazı okudum. İyi yazıyorsunuz.
YanıtlaSilTeşekkürler.
SilMerhaba. Ben nedense Salı günlerini sevemezdim lakin zamanla o duygum da gitti.
YanıtlaSilPazartesi gününü Peygamber Efendimiz sebebi ile daha çok sevenlerdenim birde gülleri.
Eskiden daha doğrusu bilmez iken gülleri pek sevmezdim hatta sık sık dile getirirdim...
Sonra öğrenince Peygamber efendimizin gül kokusunu şimdi daha bir seviyorum.
Selamlar iyi akşamlar 😊
Bir çok şey yanlış lanse ediliyor,onun da etkisi var mesela pazartesi ile ilgili o kadar olumsuz şey var ki yazıp çizilen insan etkilenebiliyor.
SilBloguma hoşgeldiniz ben de takipteyim inşallah,sevgiler.
Hoşbuldum teşekkürler 😊
SilSelamlar sevgiler p
Pazartesi günleri pek canımı sıkmaz çünkü peşine tekrar hafta sonu geleceğini bilirim. Yeter ki sağlık ve yaşama sevinci olsun. Bu tür sendromlar türeterek insanları verimsizleştirmeye ve üretimden uzaklaştırarak sadece tüketen canlılar olmaya yönlendiriyorlar. Bizim sendrom diyerek dert ettiğimiz bir çok şeye hasret kalan ve özleyen insanlar var, yaşadığımız her güne, sağlığımıza, mutluluğumuza, huzurumuza, sevdiğimiz her şeye şükretmek gerekir. Elinize sağlık güzel yazıydı.
YanıtlaSilDeğerli yorumunuz için teşekkür ederim.
Sil