Allah Sana Bu Günü Kahrol Diye Bahşetmedi


Sabahın daha henüz sıcak basmadığı saatlerde geceden yıkanan çamaşırları asmak için evin avlusuna indim.Çamaşırları sepete doldurup portatif çamaşır telini önüme çekerek çamaşırları asmaya başladım..Başımı çevirip mahallemizin hemen üstünde boy gösteren yemyeşil çam ormanına baktım.Güneş henüz ağaçların arasından yükselmemişti ancak sıcak bir gün olacağı anlaşılıyordu.Sonra uzaklara daldı gözlerim,devasa alevlerin çevrelediği evlerin avlularını hayal ettim,ağaçlardaki yuvaların içinden can havliyle uçup giden kuşlar geriye kalan yuvadaki yumurtalar,bir ağaçtan bir ağaca sıçrayan sıncaplar ve daha nice canlılar..kaçan ve kaçamayanlar özellikle.
Kaplumbağalar ve bir fotoğrafta görüp içimin paramparça olduğu yumurtaları yanında yanmış vaziyette duran o anne kuş gibi olanlar..
Bazen empati seviyemin kalbimi nefessiz bıraktığı doğrudur.
Günlerdir uykumun ağırlığı altında eziliyor ruhum,yüzümü yıkamak için gözlerime dokunduğumda zorlukla tuttuğum gözyaşlarıma dokunuyor parmak uçlarım sanki.
Günlerdir çığlıklar içinde koşan insanların sesleri canlanıyor kafamın içinde ürküyorum kızıyorum nedenini niçinini soruyorum başımı bir kez daha arkamdaki çam ormanına çeviriyorum..
Bu mucizevi görüntü,içindeki canlılar, bu huzurlu gölgelerin mahallemize sunduğu güzellik bir anda...Allah'ım..
Vicdan nereye gitti,nereye gitti empati..üzerine bastığı dalı kendi eliyle kesen insanoğluna ne oldu ne oldu ki?..
Ömrüm boyunca görmediğim sıcak günlerden geçiyoruz,vakit öğlene dayanmadan evin içine kapanıp akşama kadar nerdeyse klima ile içinde duruyoruz..hayat bu saatlerde felce uğruyor sanki.
Sanırsın ki herkes bir şeylerden kaçıp evine sığınmış,ne yiyeceğini dahi kara kara düşünür olmuş ve hatta sıcaktan boğazından geçen lokmaların sayısı bile azalmış..mutfaktaki bir çok şey işlevsiz hale gelmiş sanki.
Ocak çalıştırmak su ısıtmak hele ki fırında bir şeylerin pişmesini tasavvur etmek bile istemez oldum..
Böylesine bir sıcak ve bu sıcak dalganın içinde daha ben evin içinde bile zorluk çekerken devasa alevlerin içinde mücadele veren insanların onunla beraber evinin yandığını ömrü boyunca inşa ettiklerinin yok oluşunu izleyen insanların olduğunu aklım almıyor..
Aklım almıyor bu kaybın boyutunu.
Aklım.
Kayıp.
Acı.
Bunları nereye sığdırabilirim.
Bunları neremde saklayabilirim.
Kendime gelemediğim doğrudur..
Hadi ama,Allah sana bu günü kahrol diye bahşetmedi diyerek içimde kaynayan bu sessiz ama güçlü öfkeyi yatıştırmaya çalışıyorum ama sonra..diyorum ki neden?
Çünkü gerçekten de öyle değil mi?
Allah ormanları birileri yaksın diye yaratmadı.
Allah hayvanları birileri canlı canlı yaksın diye yaratmadı.
Allah bunca güzelliği birileri karartsın diye yatarmadı.
Sana o eli o ayağı kötülük yap diye vermedi,o kalbi kötü niyetle doldur diye vermedi..
Onun için vermedi.
Vermedi!..



Yorum Gönder

4 Yorumlar

  1. Nasıl yanmasın içimiz... Ne güzel dile getirmişsiniz......
    Rabbım yardımcımız olsun....

    YanıtlaSil
  2. Allah onun için cennet ve cehennemi yarattı. Şükürler olsun iyiki cehennem var.

    YanıtlaSil

Yorumunuz en kısa sürede sevgi ve alaka ile cevaplandırılacaktır.
Yorum yaptığınız için teşekkür ederim.